Anglais | Turc | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | dark day n. | karanlık gün | ||
We are living through one of the darkest days of the European Parliament. Avrupa Parlamentosunun en karanlık günlerinden birini yaşıyoruz. More Sentences |
Anglais | Turc | |
---|---|---|
General | ||
General | a dark day n. | kötü gün |
General | a dark day n. | karanlık gün |
History | ||
History | the dark day n. | (19 mayıs 1780'de) kanada'nın new england bölgesinde açıklanamayan sebepten ortaya çıkan yoğun karanlık |